2 Mayıs 2015 Cumartesi

İNGİLİZ RESMİNDE MODERN DÖNEM İZLERİ



Ne de olsa endüstrileşme-büyük kentlerin, kentsoylu ve işçi sınıfları gibi yeni sınıfların oluşması İngiltere’den başladığına göre modern dönemin düşünsel izlerinin bu ülke resmine geniş ölçüde yansıması beklenirdi. Aşağıda İngiltere’den iki sanatçıya değineceğim; ama modern dönemin olumlu-olumsuz yönlerinin Fransız resmine daha çok yansıdığını görüyoruz. Belki de toplumun bu büyük dönüşümünün Fransa’da çok daha coşkulu, hatta kanlı, olması bunun nedenidir. Ayrıca İngiliz toplumunun çalkantılı dönemlerini Fransa’dan önce yaşamış olduğunu da göz önüne almalıyız. Krallarını (Charles I) 1649’da idam etmiş, Katolik-Protestan çatışmalarını bitirmiş, Şanlı Devrim (Glorious Revolution) ile 1688’de parlamentonun gücünün güvencesini sağlamış İngiltere 1700’lere daha sakin bir politik ortamda giriyordu. 

Neyse biz modern dönemde oluşan yeni sınıfların ve kavramların resme yansımasında İngiliz örneklerine dönelim


WILLIAM HOGARTH (1697-1764)

İlk olarak İngiltere’de dönemin özellikle ahlaki – eğitici gravürleriyle ünlü bir sanatçısı, Hogarth’ı ele alalım. Hogarth, -günümüzün resimli romanlarının öncüsünü oluşturacak biçimde- 8-12 gravürden oluşarak bir öyküyü anlatan gravür dizileri yapıyor. 
 
1747 basımlı bu gravürde tembel ve çalışkan çırakları görüyoruz. Dizinin izleyen gravürlerinde tembel çırak katil oluyor ve idam ediliyor; çalışkan çırak ise Londra Belediye Başkanı oluyor. Trajik bir öyküyle yeni gelişen işçi sınıfına “doğru” yol gösteriliyor!








Hogarth’ın yağlıboya tabloları da var. Onlar da dizi biçiminde bir öykü anlatıyor ve öğüt veriyor. Örneğin 1743-1745 döneminden yukarıdaki "Marriage a-la-mode-Moda Evlilik" tablosu 6 tabloluk bir dizinin ilki. Resmin sağındaki aristokrat ile zengin iş adamı çocuklarının evlenmesi için sözleşme imzalıyorlar. Aristokrat oğlanın babası (elinde soy ağacı var) kentsoylu zenginden yüklü bir para alacak; kentsoylu kız babası (elinde zarf var) da ailesine bir asalet unvanı kazandıracak. Resmin solundaki evlenecek gençler ise birbirleri ile hiç ilgilenmiyorlar. Hatta bir adam genç kıza kur yapmaya bile başlamış! Dizinin ilerleyen resimleri ile yine bir trajedi anlatılıyor: Mutsuz bir evlilik, ihanet, frengi, cinayet, intihar gibi felaketler var. Bu kez de Hogarth toplumsal çalkalanma döneminde batan ve yükselen üst-sınıfları gençlerin kurban edilmemesi için uyarıyor.

Bu gravürler ve tablolar bugün belki de bize bir zamanlar esnafın duvarına gördüğümüz “veresiye veren-peşin satan” tablolarını hatırlatıyor. Ama abartılı üsluplarına karşın bu çizimler, gazetelerin yeni yeni geniş kitlelere ulaştığı dönemdeki öncü nitelikleri ile vurgulanmalı. Hogarth’ın siyasal-eleştirel-iğneleyici çizimleri o denli ün kazandı ki günümüzde bile bu tür çizimlere İngilizler “Hogartian” diyorlar.

JOHN EVERETT MILLAIS (1829-1896)

Toplumun alt-üst olduğu ve sorunların tırmandığı dönemlerde, geçmişe yeni bir bakış, geçmişe özlem beklenen bir gelişmedir. Londra’da ressam-yazar-eleştirmenlerden oluşan «Pre-Raphaelite Brotherhood – Raphael Öncesi Kardeşlik» adlı küçük bir grup oluşuyır. Raphael öncesinde sanatın daha doğal ve yalın olduğunu, zamanla her şeyin abartılmaya başlandığını savunuyorlar. Millais grubun 3 kurucusu arasında (1848). Daha sonra gruba 4 sanatçı daha katılıyor ve bu 7 ressam-şair-yazar-heykeltıraş İngiliz sanat ortamında oldukça etkin bir rüzgâr estiriyorlar.

Raphael öncesinin-sonrasının ne olduğunu anlamak için Raphael’in ünlü «Madonna del Prato-Kırda Madonna» (1505) tablosuna bir göz atmak yeter. Hz. Meryem, Hz. İsa, Vaftizci Yahya gerçeküstü-olağanüstü bir dünyada gösteriyor. Hz. Meryem bir soylu güzel olarak çizilmiş. Hz. İsa ve Vaftizci Yahya da çok sağlıklı ve güzel çocuklar. Güzelliklerini ve sağlıklılıklarını vurgulamak için olsa gerek, çimenlerde oynaşan çıplak çocuklar. Çevre de pek Filistin coğrafyasına benzemiyor!
1500’lerde özellikle Raphael-Michelengelo çizgisi, kutsal kişileri gerçeküstü bir çevrede, insanüstü -antik Yunan tanrılarını-tanrıçalarını hatırlatacak biçimde- çizdiler. İşte resimde Rönesans öncesinin sadeliğine, basitliğine ve doğallığına dönmek isteyen grup bu nedenle kendilerine «Raphael Öncesi Kardeşlik» adını verdi.



Yukarıda değindiğim gibi Millais bu grubun kurucu üyesi. «Christ in the House of His Parents-Ebeveynlerinin Evinde Hz. İsa» tablosu ilk gerçekçi-realist tablo olarak biliniyor (1850). Söylenceye göre fakir bir marangoz olan Hz. Yakup, Hz. İsa’nın bir ahırda babasız doğumundan sonra ana-oğlu korumasına almış. Tablodaki Hz. İsa, Hz. Yakup’un fakir marangozhanesinde elini kesmiş yoksul çıplak ayaklı bir çocuk; Hz. Meryem hiç de özel olmayan bir anne; Hz. Yakup saçı dökülmüş yoksul ve zayıf bir marangoz; Vaftizci Yahya su getiren bir arkadaş. 2000 yıl önce Filistin’de fakir bir marangoz atölyesi her halde böyleydi. Kuşkusuz Hristiyanlığa çok saygılı ve birçok Hristiyanlık simgesi ile dolu bir resim. Çarmıha gerilme, vaftiz, arka plandaki Yakup’un merdiveni –ileride Fransız resminde bir kez daha değineceğimiz- güvercin… Hristiyan değerlere çok saygılı olmasına karşın bu tablo fazla gerçekçi, hatta küçültücü bulunup yoğun biçimde eleştirilmiş. Bu eleştiri kervanında Charles Dickens’in bile yer aldığını belirtmeliyim.

Dönemin İngiliz resim sanatının bunlardan ibaret olduğunu söylemek istemiyorum. Birçok güzel manzara ve portreyi anmadığımı biliyorum. Başlı başına Turner özel olarak ele alınması gereken bir ışık-gemi-deniz-manzara ustası. Ama Modern dönemin belirgin düşünsel izlerini aradığımız için Fransız resmine geçelim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder